Sosyal medya bazı insanlar için haber kaynağı, bazı insanlar için içini döktükleri bir günlük, bazı insanlar için ise çeşitli kampanyalara katılarak; ihtiyaçlarını ücretsiz karşıladıkları bir platform.(Facebook için bilmiyorum ama Twitter için kesinlikle bunu söyleyebilirim :))
Şimdi gelelim bu platformlarda nasıl bulunmalı ve neler yapmalıyız?
Facebook ve Twitter birbirinden çok farklı iki sosyal medya platformu, Facebook’u ben kişisel oda olarak görürken, Twitter’ı ise bir dükkana benzetiyorum. Facebook sizin izin verdiğiniz yetkide diğer insanlara açılırken, Twitter’da siz bazı şeyleri kısmak zorundasınız. Mesela hesabınızı kilitlemek gibi…
Peki gelelim bu sosyal medya platformlarında yer almaya ve hesaplarımızı yönetmeye…
Öncelikle sosyal medyanın özgür bir platform olduğunu vurgulamakta fayda var çünkü bazı insanlar burayı çok yanlış algılıyor. Burada insanlar istediklerini, istediği gibi paylaşabilmekte. Siz insanlara neyin paylaşılıp neyin paylaşılmayacağını söyleyemezsiniz. Eğer bir kişinin paylaşımlarından memnun değilseniz takip etmeyi bırakabilirsiniz. Tabi bunu afişe etmeye gerek yok, kötü bir izlenim bırakmayalım.
Bir diğer önemli konu ise sosyal medya üzerinde takipçi satın almak. Dünyada böyle mi bilmiyorum ama Türkiye’de insanlar sosyal medya üzerinde yer almayı yüksek takipçili olmak sanıyor. Bu son derece yanlış bir yaklaşım, insanlar bu konuda yavaş yavaş bilinçlense de hala bu tarz insanların olduğunu görmek üzücü.
Örnek vermek gerekirse Twitter veya Facebook olsun farketmez, 5.000 takipçisi/beğenisi olan bir hesabı mercek altına alalım. Hesaba ilk girdiğinizde takipçi sayısı tatmin edici, profil ve kapak fotoğrafları profesyonel ve ciddi anlamda gönderi var. Tamam. Biraz daha inceleyelim, yavaş yavaş aşağı iniyorsunuz o da ne, 5.000 takipçili/beğenili bu hesabın gönderileri 5–10 beğeni ya almış ya almamış. Twitter için 5–10 retweet önemli bir rakam tabi ama 5.000 için tatmin edici değil. Favori(kalp:)) için de aynı şey geçerli. Paranızı gereksiz yere harcamak yerine iki platform üzerinden Sponsorlu Gönderi yayınlayabilirsiniz. İnanın bu çok daha etkili olacak ve organik takipçi kazanacaksınız.
Sosyal medya üzerinden insanların sizi takip etmelerini istemeniz kadar abes bir durum olamaz. Kesinlikle böyle bir davranışa yeltenmeyin. Bunun yerine insanlara sizi takip etmeleri için bir neden sunun. Öyle şeyler verin ki insanlar sizi takip etsin ve gönderilerinizi etkileşim ile şaha kaldırsınlar.
Sosyal medya üzerinde takipçi kazanmak çok zor bir yoldur, zor olmasının nedeni ise uzun bir süreç olması. Ancak takipçilerinizi kaybetmek ise bir o kadar kolaydır. Bir yanlış gönderi ile takipçi kaybedebilirsiniz. Kilit nokta ise buraya takılı kalmamak, eğer bu hatayı yapar ve “neden beni takip etmeyi bıraktın?“ sorusunu kişilere yöneltirseniz takipçilerinizi kuşkuya düşürebilirseniz.
Bir de sosyal medya üzerinde öyle bir algı var ki küfür etmek samimiyet göstergesi diye. Her ne olursa olsun küfür etmek olumlu bir davranış değildir, uzak durun.
Sosyal medya platformları sizin ve markanız için güzel tanıtım alanlarıdır. Buralarda kendinizi uzman ve guru olarak tanıtmak yanlış bir davranış olacaktır. Eğer böyleyseniz davranışlarınız ile bunu insanlara hissettirmelisiniz yoksa alay konusu olabilirsiniz.
Şöyle bir toparlayacak olursak sosyal medya gelişen ve her geçen gün değişen bir platformdur. Bu platformların uzun süreli gurusu kimse ol(a)mayacaktır. Kendini buna adapte edenleri ise ayrı tutuyorum.
Sosyal medya platformlarının dijital ajanslara verilmesi son günlerde popüler olan bir durum. Takipçisi ve referansı yetersiz olan ajanslara markanızı teslim etmek son derece hatalı bir davranıştır, bunu sakın yapmayın. Aylık cuzi miktarlara profesyonel bir sosyal medya yönetimi beklemek hata olacaktır. Bunun yerine sosyal medya ve dijital iletişim konusunda önemli kişilerin yazmış olduğu kitapları alıp okuyarak kendi markanızı yönetebilirsiniz.
Sosyal medya yönetimi önemli bir konudur, fark edilmek istiyorsanız kaliteli işler yapmak zorundasınız.
Önümüzdeki hafta e-ticaret konulu bir yazı yazmayı düşünüyorum, görüşmek üzere…